15 Mart 2020 Pazar

Mini Hasar

Bir çoğumuz bu mini hasar kelimesine kasko poliçelerinden aşinadır. Ücretsiz olarak sunulan bu hizmetten kaskoya hatırı sayılır bir para verdiğimizden faydalanmak isteriz. Benim de aracımın ön tamponunda çizik ve ufak çatlaklar olduğundan bu hizmetten yararlanmaya karar verdim. Aracı sigorta şirketimin anlaşmalı olduğu servise götürerek hikayeyi başlatmış oldum. Serviste hızlı bir inceleme sonrası hasarın mini hasar kapsamında olmadığı söylendi. Yapılacak onarımın kaskodan yapılacağı söylenince hasarsızlık indirimimde birşey olur mu diye kafamda soru işareti oluştu. Her ne kadar servisteki görevli, kaskonun başladığı tarihten itibaren ilk onarımda hasarsızlık indirimine birsey olmayacağını söylediyse de emin olmak üzere acentamı aradım. Getiridiğim servis EHOM (expres hasar onarım merkezi) olduğundan acentam endişe etmemem gerektiği ve hasarın hasarsızlık indirimini etkilemeden aracımın yapılacağını belirtti. Bu konuşmalardan sonra aracı servise onarım için bırakmaya karar verdim. Fakat getirdiğim zaman elektrik kesintisi olduğundan aracı ertesi gün getirmemin daha iyi olacağı söylendi. İlave etmem gerekir ki hiç de küçük olmayan bir servisin jeneratörünün olmaması garip gelmişti. En azından ofisi besleyecek bir jeneratör olmalıydı. Arabayı servise bırakınca ikame araç konusu gündeme geldi. Araç eşimin üstüne olunca ikame araç için eşim sigortayı şirketini aradı fakat bizim aracın hasar dosyası açılmadığından yardımcı olamayacaklarını söylemişler. Ben de servis arayarak dosyanın bir an evvel açılması için servise baskı yapmaya başladım. Serviste benimle ilgilenen çalışanın kartvizitini almıştım dolayısı ile istenen belgeyi hem mail olarak hem de Whatsapp'dan kartvizitte belirtilen numaraya attım. Sonra whatsapp'dan arkadaşlara ileteceğim diye bir mesaj geldi sonra da ses seda çıkmadı. Telefon etmeye karar verdim.Telefonu bir kadın açınca benimle ilgilenen görevlinin erkek olması dolayısyla bir gariplik olduğunu anladım. Sonra biraz konuşunca kadın, o servisin eski çalışanı olduğunu fakat çalışanlarla hala diyalog halinde olduğunu belirtti. İş yerinden ayrılmış bir çalışanın kartvizitte niye telefonu var diye kendi kendime sormaya başladım. Kartvizitleri değiştirmek bile akıllarına gelmemiş.Sonra sabit telefondan  servise ulaştım . Önce bu telefon saçmalığını aktardım, unutmuşuz diye anlamsız bir cevap aldım. Sonrasında da biraz uğraştan sonra dosyayı açtırmayı başardım. Bunun sonucunda  eşim de ikame araç için başvurabildi. İşlerin böyle yavaş ilerlemesi ikame aracın teslimini geciktireceğini düşünerek işten eve dönüş için plan yapmaya başlamışken eşim, ikame aracın bir saat için teslim edileceğini söyleyince rahatladım. Dedikleri gibi araç eşimin işyerine hızlı bir şekilde teslim edildi. İkame aracın durumunu ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Aracın durumunu görünce niye hızlı teslim edildiğini anladım. İkame araç bir oto kiralama şirketine aitti. Fakat bildiğimiz büyük kiralama şirketlerinden değil. Normal şartlarda kiralayamayacakları araçları maduriyet yaşayan insanlara getirip sigortadan da bir güzel paralarını aldıkları bir düzen olduğunu anlamam güç olmadı. Üstüne üstlük araçda bir sürü hasarın olmasını bir kenera bırakın araç sıfır depo ile teslim edildi ki kurumsal olmayan araç kiralama şirketlerinin kurnazlığıdır bu. Aracı aldık ve tedirgin bir şekilde kullanmaya başladık. Çünkü aracın fren kabiliyeti berbattı. İkame aracı aldıktan sonra kendi arabamızın teslimini takip etmeye başladık. Bu arada aracı teslim ettiğim servisin yanındaki servisten bir telefon aldım. Aracımı incelediklerini ve aracımın periyodik bakıma ihtiyacı olduğunu belirttiler. Ne alaka diye kendi kendime telefonda düşünürken fırsatçılık yapmaya çalıştıklarını farkedip aracımın periyodik bakımına daha zaman olduğunu belirterek telefonu kibarca kapadım. Telefon bilgim neden başka biriyle paylaşılmıştı ki ve niye başka bir servis aracımı incelemişti. Buna niye müsade edilmişti? Bana söylenen sürenin bitiminde hala aracın bitmediğini ve parça beklediklerini söylediler. Aracımız bekleyişin ardından sonunda teslim edildi. Tamiri tam dokuz gün sürdü ki hasarı görseniz hadi canım derseniz. Çok rahat üç gün içinde çözülebilecek bir hasardı. İkame araç ise poliçe şartlarına göre yedinci günde teslim edildi. Böylelikle kazasız belasız o güvensiz araçdan kurtulmuş olduk. Depoda bıraktığımız yakıt da onların ilave kazancı oldu. İki gün kendi şartlarımızla araçsız olarak idare ettik. Özetle çok kurumsal bir düzende başlayıp alt katmanlara inildikçe hizmet sektörünün Türkiye'de ne kadar kalitesiz olduğunu yaşayarak anlatmaya çalıştım. Bunun içinde ikame araç olarak hurda sayılabilecek bir aracın getirilmesinden tutun da izinsiz olarak telefon bilgim paylaşılarak yan servisten alakasız bir şekilde aranmama kadar listeyi uzatabileceğiniz konu mevcut. Yorumlar size ait...